384

Meselâ, tesavvufcu, tarîkatcı olduğunu söyliyen kimseler, bir münkeri, ya’nî icmâ’ ile bildirilenlere uymıyan birşeyi yapınca, (biz bâtın bilgilerini biliyoruz. Bu iş bize halâldir. Siz kitâbdan öğreniyorsunuz. Biz ise, Muhammed aleyhisselâmdan sorup anlıyoruz. Onun sözüne güvenmezsek, Allahdan sorup öğreniyoruz. Şeyhimizin himmeti bizi ma’rifetullaha kavuşduruyor. Kitâbdan, üstâddan birşey öğrenmeğe ihtiyâcımız yokdur. Allah bilgilerine kavuşmak için kitâb okumamak, mektebe gitmemek lâzımdır. Bizim yolumuz bozuk olsaydı, nûrlar, Peygamberler, rûhlar, bize görünmezlerdi. Biz yanılırsak, harâm işlersek, rü’yâda bize bildirilir, doğruları öğretilir. İlm adamlarının kötü gördükleri şeyler, bize rü’yâda kötülenmedi, iyi bildiğimiz için yapıyoruz) diyorlar. Bu gibi saçma sözler, zındıklıkdır, sapıklıkdır. İslâmiyyet ile alay etmekdir. Kur’ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere hakâret etmek, güvenmemekdir. Bunlarda yanlış ve zemâna uymıyan şey bulunduğunu söylemekdir. Böyle bozuk sözlere inanmamalıdır.

Ehl-i sünnet âlimleri “rahime-hümullahü teâlâ” buyuruyor ki, (İlhâm) vâsıtası ile ahkâm anlaşılamaz. Ya’nî, Allahü teâlânın, Velîlerin “rahime-hümullahü teâlâ” kalblerine verdiği bilgiler, halâl ve harâmlar için delîl, sened olamazlar. Resûlullahın “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” mubârek kalbine ilhâm, her müslimân için seneddir. Herkesin bunlara uyması lâzımdır. Evliyânın ilhâmı islâmiyyete uygun ise, yalnız kendisine seneddir. Başkalarına sened olamaz. İlhâm, Kitâbın ve Sünnetin ma’nâlarını anlamağa yardım eder. İlhâm, sâlih mü’minlerde olur. Bid’at sâhiblerinin ve fâsıkların kalblerine şeytânın vesveseleri gelir. Kalbe gelen bilgilere (İlm-i ledünnî) denir. Bu ilm rûhânî veyâ şeytânî olur. Birincisine (İlhâm),ikincisine (Vesvese) denir. İlhâm Kitâba ve Sünnete uygun olur. Vesvese, bunlara uygun olmaz. Rü’yâ da, rahmânî veyâ şeytânî olur. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, Peygamber olduğu bildirilmeden önce, altı ay, rü’yâ ile amel eyledi. Tesavvuf büyüklerinden yüksek Velî Cüneyd-i Bağdâdî “rahime-hümullahü teâlâ”[1] (İnsanları, Allahü teâlânın sevgisine kavuşduracak yol, yalnız Muhammed aleyhisselâmın yoludur. Bundan başka olan dinler, mezhebler, tarîkatler, rü’yâlar çıkmaz sokakdır. İnsanı se’âdete kavuşdurmazlar. Kur’ân-ı kerîmin ahkâmını öğrenmiyen ve hadîs-i şerîflere uymıyan kimse, câhil ve gâfildir. Buna uymamalıdır. Bizim ilmimiz, mezhebimiz, Kitâb ile Sünnetdir) buyurdu. Muhyiddîn-i Arabî “rahime-hüllahü teâlâ” buyuruyor ki, (Bir Velî, islâmiyyete uydukca ilerler.

[1] Cüneyd-i Bağdâdî 298 [m. 910] da Bağdâdda vefât etdi.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.