(Kendisi günâhlarımıza ve yalnız bizim günâhlarımıza değil, fekat bütün dünyâya keffâretdir) demekdedir. Buradan anlaşılıyor ki, günâh işlemekden ma’sûm olan, yalnız Îsâ aleyhisselâmdır ve bütün âlemin günâhlarına keffâretdir.
Hâlbuki, Sifr-ül emsâlin [Süleymânın meselleri] yirmibirinci bâbının onsekizinci âyeti: (Kötü adam, sâlih adamın fidyesidir. Münâfık, hâin adam da doğruların) şeklindedir. Buradan anlaşılıyor ki, fâsık, günâh işleyen, işlemiyenin, münâfık olan da doğruların yerine fedâ edilecekdir. [Bu ibâre, Yuhannânın yazdığına muhâlifdir.]
6 — İbrânîlere mektûbun yedinci bâbının onsekizinci ve ondokuzuncu âyetlerinde, (Za’îfliği ve fâidesizliği sebebi ile evvelce olan bir emrin ibtâli, çünki, şerî’at hiçbir şeyi kemâle erdirmedi) ve sekizinci bâbının yedinci âyetinde, geçmiş Peygamberlerin şerî’atları za’îf, fâidesiz ve mükemmel olmadığından, Îsâ aleyhisselâmın gelmesi ile hükmü kalmayıp ibtâl edilmiş oldukları bildirilmişdir. Hâlbuki, Matta İncîlinin beşinci bâbı, onyedinci âyetinde Îsâ aleyhisselâm, (Ben şerî’ati yıkmağa gelmedim. Ben yıkmağa değil, fekat onları temâmlamağa geldim) demekdedir.
7 — Matta İncîlinin onaltıncı bâbının, onsekizinci ve ondokuzuncu âyetlerinde, Petrus için Îsâ aleyhisselâm: (Sen Petrussun ve ben kilisemi bu kaya üzerinde binâ edeceğim. Cehennem kapıları onun üzerine gâlib olmıyacakdır. Hem sana, göklerin melekûtunun anahtarlarını vereceğim. Yeryüzünde bağlıyacağın her şey, göklerde de bağlanmış olur ve yeryüzünde çözeceğin her şey, göklerde de çözülmüş olur) dediği hâlde; yine aynı bâbda yirmibirinci âyetden i’tibâren diyor ki: (Öldürüleceğini ve üçüncü gün kıyâm edeceğini, şâkirdlerine o zemân göstermeğe başladı. Ve Petrus, Îsâyı bir kenâra alıp; “Yâ Rab, bu senden uzak olsun, bu sana aslâ olmasın” diye azarlamağa başladı. Fekat Îsâ dönüp Petrusa: “Geri çekil ey şeytân, ben senden bîzârım, usanmışım. Zîrâ sen, Allah için olan maksadı his etmezsin. Ancak insanlar için olan şeyleri his edersin, düşünürsün” dedi.) Ve yine Matta İncîlinin yirmialtıncı bâbının otuzdördüncü âyetinde, Petrus için Îsâ aleyhisselâmın, (Horoz ötmeden önce bu gece beni üç kerre inkâr edeceksin), diye haber verdiği ve Petrusun da yemînler ile inkâr etmiyeceğini bildirdiği haber verilmekdedir. Petrusun, bu sözünü unutup üç kerre, hem de yemîn ile ve la’net ile Îsâ aleyhisselâmı tanıdığını inkâr etdiği Mattanın yirmialtıncı bâbının altmışdokuz ile yetmişbeşinci âyetleri arasında bildirilmekdedir. Buna göre, Matta İncîlinin 16. bâbında, Îsâ aleyhisselâm, Petrusu medh etmekde ve onun afv etdiklerini Allahü teâlânın afv edeceğini bildirmekdedir.