418

[İnsanlar Allahü teâlânın ıyâlidir. Allahü teâlâya en sevimli olan, Onun ıyâline iyilik edendir.] Hadîs-i şerîf. 2/90

● Halk [insanlar] ile mu’âmele tarzı. 1/170 [Mektûbât Tercemesi: 211.]

● Halk eylemeğe [yaratmak için] ilm lâzımdır. Hak teâlâ küllîleri de, cüz’îleri de ve sırları [gizli olan şeyleri] bilir. 3/17 [Se’âdet-i Ebediyye: 102.]

● Hılkat-i insandan [insanın yaratılmasından] maksad. 3/114

● Halvet der encümen [Halk arasında Hak ile olmak], kalabalıkda, söyliyene ve dinleyene gönül bağlamamakdır. 1/221 [Mektûbât Tercemesi: 269.]

● Halvetde [yalnızlıkda] şöhret, şöhretde âfet vardır. 1/265. [Mektûbât Tercemesi: 349.]

● Hamr [şerâb] satışı âdet olsa, halâl olur diye fetvâ verilmez. 2/54

● Hamr ve ihticâb [kadınların açık gezmeleri], ba’zı dinlerde harâm, ba’zılarında halâl idi. 2/55

● Hâce-i Ahrâr buyuruyor ki; bütün iyi hâlleri ve buluşları bize verseler, fekat Ehl-i sünnet vel-cemâ’at i’tikâdını kalbimize yerleşdirmeseler, hâlimi harâb, istikbâlimi karanlık bilirim. Eğer bütün harâblıkları, çirkinlikleri verseler ve kalbimizi Ehl-i sünnet i’tikâdı ile süsleseler, hiç üzülmem. 1/193 [Mektûbât Tercemesi: 229, Herkese Lâzım Olan Îmân: 52.]

● Hâce-i Ahrârın zâhirde pîri var iken [Ya’kûb-ı Çerhî], Abdülhâlık Goncdüvânînin “kuddise sırrûh” rûhâniyyetinden istifâde ederek de üveysî oldu. 3/118

● Hârikaların fazla zuhûra gelmesi, efdaliyyete delâlet eylemez [efdâl olmayı göstermez]. 3/86 [Se’âdet-i Ebediyye: 748.]

● Hârikaların efdal olanı, zât, sıfat ve ef’âl-i vâcibeye te’alluk eden ulûmdır. [Allahü teâlâyı bilmekdir.] 1/293 [Mektûbât Tercemesi: 465.]

 

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.