418

Asl hâline dönüp, insanın kemâli [olgunluğu] olan yakınlık ve ma’rifete kavuşur. 6/175.

● Kalbin aydınlanması, nûrlanması, zikrin devâmına ve murâkabeye ve kulluk vazîfelerinin edâsına ve farz, vâcib ve sünneti edâ ile, harâm ve mekrûhlardan kaçınmağa bağlıdır. 6/51.

● Kalbin parlaması, ahkâm-ı islâmiyyeye uyması [hâllenmesi] ve Peygamberimizin sünneti ile zînetlenmesi ve Allahü teâlânın râzı olmadığı bid’atlerden ve nefsin şehvet ve zevklerine dalmakdan kaçınmağa bağlıdır. Ve zikrin ve şeyhe muhabbetin kalbe devâmlı yerleşmesine bağlıdır. 6/13.

● Kalbden hataralar def’ olunca [atılınca] beyne ulaşır. 4/55.

● Kalbin, işsiz ve mu’attal olması yokdur. [Kalb devâmlı çalışır.] Mâsivâ veyâ zât-i ilâhî ile meşgûl olacakdır. 5/113.

● Kalbin mâsivâdan tam kesilmesinin hâsıl olmasını ve bağlantılardan kurtulmasını [insan] idrâk eder ve bilir. 6/96.

● Kalbin mâsivâdan kesilmesi, her ne kadar fazla ise ni’metdir. Lâkin şu şart ile ki, farzlara ve vâciblere bir halel gelmiye ve yoksa tehlikedir, tehlikedir. 6/129.

● Kalbin gaflet ve hâtırası [dünyâya bağlılığı], zâtı ile ilgili derin bir hastalığıdır. Gaflet ve hayâldeki hâtıralar, kalbin huzûru mevcûd iken, geçici ve dış hastalığıdır. [Kalb huzûra kavuşdukdan sonra, hayâlde meydâna gelen hâtıralar ve gaflet, geçici ve dış hastalığıdır.] Zîrâ kalbden hâtıra çıkdıkdan sonra, hâtıranın geleceği yer hayâldir. 5/9.

● Kalb, isteklerini ele geçirememekden ne kadar kırılırsa,

o kadar Allahü teâlânın [kibriyânın] nûrlarının görünmesine kâbiliyyet kazanır. 4/32.

● Kalb, düşmandan kurtulunca, dostu taleb eylemeğe ihtiyâc yokdur. [Dostun muhabbeti, kendiliğinden kalbe gelir.] 6/217.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.