● Yasaklardan men’ etmek husûsunda, korku olmadıkça, emr-i ma’rûf ve nehy-i anil münker eylemek, sizlere vâcibdir. Eğer korku mevcûd ise, susmak sizlere halâl olur, “hadîs-i şerîfi”. 4/29. [Se’âdet-i Ebediyye: 89.]
● Ölüm ve kıyâmeti tezekkür ve tefekkürden hiç geri kalmıyalar. (Câetirrâcifetü tetbeuher râdifetü.) [Birinci nefhâyı (sûrun üfürülüşünü), ikinci nefhâ ta’kîb eder.] 6/226.
● Ölüm, âhıret ahvâlinin [hâllerinin] başlangıcındandır. O makâmda şühûd [görmek] dahâ kusûrsuz ve eksiksizdir. 6/203.
● Mevt [ölüm]den herkes korkar. Fekat, ölüm insana fitneden hayrlıdır. “Hadîs-i şerîf”. 4/32.
● Mevcûd, nefs-ül-emrde ma’dûm [yok] olmaz. Ve ma’dûm mevcûd olmaz diye i’tikâd [inanmak], hukemânın yoludur ki, âlemin kadîm olmasına müncer olur [bağlı kalır]. Ve inanan kâfirdir. 4/230 [Se’âdet-i Ebediyye: 959.]
● Hakîkî mevcûdün, mevhûma hiç münâsebeti yokdur. 4/141.
● Mevcûda râzı olup, çoğalmasına tâlib olalar. 6/206.
● Mûsâ aleyhisselâmın mebde-i te’ayyünü kelâm sıfatıdır. 4/88.
● Mûsâ aleyhisselâma cevâben, nemâz sana burhân, oruc Cehennemden siper ve sadaka sıcakdan gölge ve zikr nûrdur, buyurulduğu. 4/29. [Se’âdet-i Ebediyye: 89.]
● Mûsâ aleyhisselâm, sevenler halkasının başı ve Resûllerin sonuncusu, muhabbet olunmuşların başıdır. 4/74
● Mûsâ aleyhisselâmın fe-ehâfü en yaktülûni. [Şuârâ sûresi 14.cü âyet-i kerîmesinde, (beni öldüreceklerinden korkuyorum)] buyurması, teblîg-i risâletden özr ve ibâ değildi. Beyân-ı hâl [hâlini beyân] idi. 5/53.
● Mehdî aleyhirrahmenin [meşhûr olan Mehdinin] asâletden nasîbi, Îsâ aleyhisselâm yolu iledir. 4/192.