Burada Aliyyül mürtedâ “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir.
16– Furkân sûresi 63.cü âyet-i kerîmesinde meâlen, (Allahü teâlâ hazretlerinin kulları, şu kimselerdir ki, yeryüzünde, sükûnet ve vakâr ve tevâzu’, ilm ve hikmet ile yürürler) buyuruldu. Burada Ebû Bekr “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir. Âyet-i kerîmenin devâmında, (Câhiller onlara kehânet olunan bir şey ile hitâb etdikleri zemân, günâh olmıyan şeylerle veyâ susarak karşılık verirler) buyurulmakdadır. Burada Ömer-ül Fârûk “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir. Furkân sûresi 64.cü âyet-i kerîmesinde meâlen, (Onlar gecelerini, Rableri için evlerinde, secde edip, ayakda durarak geçirirler) buyurulmakdadır. Burada Osmân “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir. 65.ci âyetinde meâlen: (Onlar, Yâ Rabbî! Bizden Cehennem azâbını çevir, uzaklaşdır, derler) buyurulmakdadır. Burada Alî “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir.
17– Şûrâ sûresi 36.cı âyet-i kerîmesinde meâlen, (… Allahü teâlânın katında hayrlı ve bâkî olanlar; îmân edenler ve Rablerine tevekkül ve i’timâd edenler içindir…) buyurulmakdadır. Burada Ebû Bekr “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir.
37.ci âyet-i kerîmede meâlen, (O kimseler için ki, büyük günâhlardan ve çirkin şeylerden kaçınırlar. Gadaba geldiklerinde afv ederler) buyurulmakdadır. Burada Ömer “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir. Otuzsekizinci âyet-i kerîmesinde meâlen; (Rablerine icâbet edenler, nemâz kılanlar, işleri için aralarında meşveret edenler ve verdiğimiz rızklardan dağıtanlar içindir) buyurulmakdadır. Burada Osmân “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir. Müfessirlerden ba’zısı der ki, bu âyet-i kerîme Ebû Bekr-i Sıddîkın “radıyallahü teâlâ anh” şân-ı şerîfi için nâzil olmuşdur. Çünki eline ne geçerse dağıtırdı. Kötülediler ve azarladılar. Cevâb vermedi. O vakt nâzil oldu. 39.cu âyet-i kerîmesinde, (Onlara zulm isâbet etse, onlar adl ile karşılıkda bulunurlar)buyurulmakdadır. Burada Alî “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir.
18– Zâriyât sûresi 17.ci âyet-i kerîmesinde meâlen; (Onlar geceleri az uyurlar ve çok ibâdet ederlerdi) buyuruldu. Burada Ebû Bekr “radıyallahü teâlâ anh” kasd edilmekdedir.