[1957] senesinde Amerikada sekiz, Kanadada bir, İngilterede iki uran pili işletilmekde idi. Bunlar, harb için hâzırlandıkları gibi, kömür yerine dahâ ucuz ve dahâ bol kuvvet bulmak, tıbda, tedâvî üsûlleri ele geçirmek için uğraşıyorlar.
[1956] senesinde memleketimize gelip, atomda saklı mu’azzam kudret hakkında müteaddid konferanslar veren atom âlimi (W.Heisenberg), sözlerini şöyle bitirmişdi: (Bütün nutuklarımda, atomdaki enerjiden nasıl istifâde edilebileceğini anlatdım. Şimdi aklımıza, haklı olarak, şu süâl gelmekdedir: Bu mu’azzam kudreti, küçücük yere kim ve nasıl koydu? Buna ancak metafizik, ya’nî ilm-i kelâm [ilâhiyyât] cevâb verecekdir). Adada kendisini gezdiren bir profesörümüz, bu süâle, hangi dînin cevâb vereceğini sorduğu zemân, (Buna ancak islâm dîni cevâb vermekdedir. Ben ve arkadaşım atom âlimi Hahn bu fikrdeyiz) demişdir.
Fen adamlarının, islâmiyyetin yüksekliğine, üstünlüğüne hayrânlıklarını gösteren bu canlı misâli, din kardeşlerime arz etmeği lüzûmlu gördüm. Fen taklîdcileri, her hakîkatin dışında kaldıkları gibi, şübhesiz bu sözüme dâhil değildir.
İnternet dalgaları vâsıtası ile haberleşme: Fezâya, ya’nî her yere yayılmış olan elektro-manyetik dalgalarla haberleşme yapılmakdadır. Bir telden elektrik ceryânı geçince, telin etrâfında miknâtis dalgaları hâsıl olur. Bu dalgalara (Elektro-manyetik dalgalar) denir. Bu dalgalar fezâya yayılır. Bunlardan istifâde için, (Bilgisayar) makineleri kullanılır. Bu makine, çocukların kitâb koydukları çanta gibi 2 cm. kalınlığında plastik bir kutudur. Kutunun kapağının iç yüzü parlak bir levhadır. Bu levhaya (ekran) denir. Bilgisayarın içinde, avuç içi kadar bir pil vardır. Bu pil, şehr ceryânından gelen kordonun fişi, bu pilin prizine takılarak doldurulur. Bu pil, bilgisayara üç sâat kadar ceryân verir. Bilgisayarın içinde, bir altın lira kadar (Modem) cihâzı vardır. Bilgisayarda okunan kitâblardan hâsıl olan resmlerin ve seslerin havadaki dalgaları, bilgisayarda bulunan modem cihâzı vâsıtası ile miknâtis dalgaları hâline çevirilip, telefon hattı vâsıtası ile ara merkeze ve oradan, özel cihâzlar vâsıtası ile yayılan kendine mahsûs uzunlukdaki elektro-manyetik dalgalarla birlikde fezâya gönderiliyor. Seslerden hâsıl olan miknâtis dalgaları, elektro-manyetik dalgalarına yüklenmiş oluyor. İnternet adında bir merkez ve âlet yokdur. Ara merkezlerde bulunan bilgisayar, ya’nî (computer)lerin bir uydu vâsıtası ile, semâya gönderdikleri elektro-manyetik dalgaların fezâdaki topluluğuna (İnternet) denir. Her merkez, başka merkezlerin fezâya gönderdikleri yüklü dalgalardan dilediğini fezâdan alarak, bilgisayarına veriyor. Yüklenmiş olan elektro-manyetik dalgalar, burada ses dalgalarına çevrilerek, ekranda okunuyor. Küçük bilgisayarlar da muhtelîf ebâdlarda plâstik bir kutudur. Piyasada satılmakdadır. Kapağın iç yüzündeki ara merkezden gelen yüklü dalgalardan, modem cihâzında elde edilen yazılar ve kitâbdan okunan, ara merkeze gönderilecek yazılar ve bilgisayarın daktilo gibi kısmında yazılanlar okunur ve hâsıl olan sesler dinlenir. Bunların bir sûreti, bilgisayardaki mahâlline yerleşdirilmiş olan bir hâfıza [harddisk] üzerine mikro harflerle yazılır. Bir hâfıza [harddisk]da binlerce kitâb vardır. Bu hâfıza [harddisk]daki, bilgiler bilgisayardaki ekranda okunur. İnternete bağlanmak için, bir ara merkeze mürâceat edilir. Türkiyede birçok ara merkez vardır. Her ara merkezin bir uyduya irtibâtı vardır. Meselâ (İhlâs Net) ara merkezinin Hakîkat kitâbevine verdiği adres (www.hakikatkitabevi.com)dır. Herhangi bir kimse, bu adrese bağlanırsa, kitâbevinin bütün kitâblarından dilediğini, bilgisayarının ekranında seçerek okur. İhlâs Net, Türkiye gazetesinin Yeşilköyde, Yenibosnadaki binâsının üst katında bir odadadır.
Geçdi gençlik tatlı bir rü’yâ gibi ey çeşmim zâr! [ağla!]
Beni mecnûn etdi girye, meskenim olsun mezâr!