369

Matta İncîlinin yirmiyedinci bâbının kırkaltıncı ve ellinci âyetlerinde, Îsâ aleyhisselâmın çarmıh üstünde iken yüksek sesle, (Elî, Elî, limâ sebaktenî, ya’nî, Allahım, Allahım, beni niçin terk etdin, bırakdın) diye bağırdığı, Luka İncîlinin yirmiüçüncü bâbının kırkaltıncı âyetinde de, Îsâ aleyhisselâmın yüksek sesle, (Ey Baba, rûhumu ellerine bırakıyorum) diye nidâ etdiği yazılıdır. Bu âyetler, Îsâ aleyhisselâmın ulûhiyyet sâhibi olmadığını, şeksiz ve şübhesiz açıkca bildirmekdedir.

[Eğer Îsâ aleyhisselâm, aynen Rab olsaydı, hiç kimseden yardım istemezdi. Senin ellerine rûhumu teslîm ediyorum demezdi. Hiç ilâh ölür mü? Hiç ilâh başkalarından yardım ister mi? Kederlenir, üzülür mü? Allahın ebedî, bekâ sâhibi ve diri [hay] ve ölümsüz olması ve kimseye muhtâc olmaması lâzımdır. Bunun böyle olduğu, ahd-i atîkde de açıkca yazılıdır.

Kitâb-ı Eş’iyâ [İşâyâ]nın kırkıncı bâbının yirmiyedi ve yirmisekizinci âyetlerinde, (Ey İsrâîl, bilmedin mi? işitmedin mi? dünyânın uçlarını [yeri, göğü] yaratan Allah, za’îflemez ve yorulmaz. Onun hikmetinin derinliğine erişilmez) demekdedir.

Kırkdördüncü bâbının altıncı âyetinde, (İsrâîlin meliki ve kurtarıcısı ve İsrâîlin ordularının Rabbi şöyle diyor: İlk, evvel benim ve âhır, son benim ve benden başka ilâh yokdur) demekdedir.

Kitâb-ı Ermiyâ [Yeremya]nın onuncu bâbının onuncu, onbirinci ve onikinci âyetlerinde, (Fekat RAB hak Allahdır, hay, diri ve ebedî olan [ya’nî kendisine ölüm gelmiyecek olan] melikdir. Gadabından dünyâ titrer ve gadabına milletler dayanamaz. Gökleri ve yeri halk etmiyen ilâhlar, yerin ve göklerin altında mahv olacakdır. Rab, yeri kuvveti ile yaratdı. Dünyâyı hikmeti ile te’sîs etdi. Gökleri, ilmi ile yaydı) demekdedir.

Ahd-i atîkin bu âyetlerinden de anlaşılacağı gibi, Allahü teâlâ birdir, sonsuz kuvvet sâhibidir. Hıristiyanların i’tikâdına [inancına]göre, Îsâ aleyhisselâm [hâşâ] asılırken kendisine sığındığı ve yardımını istediği bir Allahdır. Hıristiyanlar, tanrı kabûl etdikleri Îsâ aleyhisselâmın öldüğüne inanmakla kalmazlar. Aynı zemânda, öldükden sonra, insanların günâhlarına keffâret olarak Cehenneme gireceğine inanırlar. Îsâ aleyhisselâmın Cehenneme gireceğine, Petrusun birinci mektûbunun üçüncü bâbının onsekizinci ve ondokuzuncu âyetlerini delîl getirirler.

Rahmetullah Efendi “rahmetullahi aleyh” (İzhâr-ül-hak) kitâbında, hıristiyanların bu i’tikâdlarını ve bu husûsdaki papazların yazılarını ve cevâblarını bildirirken diyor ki: Meşhûr papaz Martiros bir toplantıda, (Îsâ hiç şübhesiz bizler için insanlığı kabûl etmişdir.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.