369

Yirminci bâbında ise, “şeytânsın” diyerek huzûrundan kovmakda, yirmialtıncı bâbında ise, kendisini inkâr edeceğini bildirmekdedir. Hıristiyanlar, Îsâ aleyhisselâma [hâşâ] tanrı diye inanmakdadırlar. Tanrının hiç böyle hatâ etmesi düşünülebilir mi? İşte bu Petrusdur ki, hâl-i hâzırda Romada oturan ve âleme sultân olmak iddiâsında bulunan papalar, onun vekîli oldukları ve yeryüzünü istedikleri gibi evirip çevirecekleri ve hiç günâhsız oldukları iddi’âsındadırlar. Ba’zı insanlar da papaya böylece inanarak, Cennete gitmek sevdâsındadırlar.

8 — Yine Matta İncîlinin yirmialtıncı bâbının, yirmialtıncı âyetinde ve Luka İncîlinin yirmiikinci bâbının ondokuz ve yirminci âyetlerinde ve Markosun ondördüncü bâbında anlatılan işâ-i Rabbânî [son akşam yemeği] kıssası birbiriyle karşılaşdırılırsa görülür ki, birisi yatsıdan önce, birisi yatsıdan sonra olduğunu ve bu üç İncîl de, sofrada şerâb bulunduğunu zikr ederler. Yuhannâ İncîlinin altıncı bâbında, bu vak’anın zuhûra geldiğini ve bunun sâdece ekmek olduğunu nakl etmekle berâber, şerâbdan aslâ bahs etmez.

Hâlbuki, hıristiyanlığın i’tikâd ve ibâdet esâslarından biri de(işâ-i Rabbânî) yimek ve bundaki ekmeğin Îsâ aleyhisselâmın eti ve şerâbın da, kanı olduğuna inanmakdır. Yuhannânın bu gibi i’tikâd esâslarındaki dikkat ve ihtimâmı, diğerlerinden dahâ fazla olduğu hâlde, şerâbı zikr etmemesi, bu i’tikâdlarının da, bir hurâfe olduğunu açıkca göstermekdedir.

İmâm-ı Rabbânî hazretleri (Mektûbât) kitâbının 1.ci cild, 275.ci mektûbunda buyuruyor ki:

Sizin bu ni’mete kavuşmanız, islâmiyyet bilgilerini öğretmekle ve fıkh hükmlerini yaymakla olmuşdur. Oralara cehâlet yerleşmişdi ve bid’atler yayılmışdı. Allahü teâlâ, sevdiklerinin sevgisini size ihsân etdi. İslâmiyyeti yaymağa sizi vesîle eyledi. Öyle ise, din bilgilerini öğretmeğe ve fıkh ahkâmını yaymağa elinizden geldiği kadar çalışınız. Bu ikisi bütün se’âdetlerin başı, yükselmenin vâsıtası ve kurtuluşun sebebidir. Çok uğraşınız! Din adamı olarak ortaya çıkınız! Oradakilere emr-i ma’rûf ve nehy-i münker yaparak, doğru yolu gösteriniz! Müzzemmil sûresinin ondokuzuncu âyetinde meâlen, (Rabbinin rızâsına kavuşmak istiyen için, bu elbette bir nasîhatdir) buyuruldu.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.