401

O hâlde, Şeyhayni söğenleri kâfir bilmek, din âlimlerinin kitâblarına ve Kur’ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere uymamakdadır.)

Cevâbında deriz ki, Şeyhayni “radıyallahü teâlâ anhümâ” söğmek küfrdür. Hadîs-i şerîfler, küfr olduğunu göstermekdedirler. Taberânînin [Süleyman bin Ahmed 260-360 [m. 971] İsfehânda] ve Hâkimin [Muhammed bin Abdüllah 321-405 [m. 1014] Nişâpurda] bildirdiği hadîs-i şerîfde, (Allahü teâlâ beni seçdi. Benim için, insanlar arasından en iyilerini Eshâb [arkadaş] olarak seçdi. Eshâbım arasından bana, vezîrler, yardımcılar ve akrabâ ayırdı. Onlara söğene, Allahü teâlâ ve melekler ve insanlar la’net eylesin! Onları söğenlerin ne farzlarını, ne de sünnetlerini, Allahü teâlâ kabûl etmez) buyurdu. Hadîs âlimi Alî bin Ömer Dârekutnînin bildirdiği hadîs-i şerîfde: (Benden sonra, ba’zı kimseler meydâna çıkacak. Onlara rastlarsanız, öldürünüz! Çünki, onlar, müşrikdir [kâfirdir]). Alî “radıyallahü anh”, bunların alâmeti nedir? diye sordu. (Onlar sana aşırı bağlılık gösterecek, sende bulunmıyan şeyleri, sana söyliyeceklerdir. Kendilerinden önce gelen din büyüklerini kötüliyeceklerdir) buyurdu. [Dârekutn, Bağdâdda bir köydür. 306-385 Bağdâdda.] Aynı kitâbda, (Bunlar, Ebû Bekrle Ömeri kötülerler. Bunlara söğerler. Eshâbıma söğenlere, Allahü teâlâ ve melekler ve bütün insanlar la’net etsin) buyurdu. Buna benzeyen hadîs-i şerîfler, pek çokdur ve çoğu meşhûr olduğundan, burada yazmaya lüzûm yokdur.

Şeyhaynı söğmek, onlara düşmanlık etmek demekdir. Onlara düşmanlık ise, küfrdür. Çünki, hadîs-i şerîfde, (Onlara düşmanlık bana düşmanlıkdır. Onları incitmek, beni incitmekdir. Beni incitmek de, Allahü teâlâya eziyyet etmekdir) buyuruldu. Alî bin Hasen ibni Asâkirin [499-571 Şâmda] bildirdiği hadîs-i şerîfde,(Ebû Bekr ile Ömeri“radıyallahü anhümâ” sevmek îmândır. Bunlara düşmanlık küfrdür) buyuruldu. Bir mü’mine kâfir diyen kâfir olur. Bir hadîs-i şerîfde, (Bir kimse bir mü’mine, onun kâfir olduğunu bildiren bir söz söylerse, [meselâ Ey Allahın düşmanı derse] kendisi kâfir olur) buyuruldu. O hâlde, Şeyhayne kâfir diyen, Onları kâfir bilen, kâfir olur. Biz iyi biliyoruz ki, Ebû Bekr ile Ömer “radıyallahü anhümâ” mü’mindirler. Allahü teâlânın düşmanı değildirler. Cennet ile müjdelenmişdirler. O hâlde, bunlara kâfir diyen, kâfir olur. Yukarıdaki son hadîs-i şerîfi, gerçi bir kişi bildirmişdir. Fekat, mü’mini kâfir yapanın, kâfir olacağı, bundan anlaşılmakdadır. Şu kadar var ki, buna inanmıyan kâfir olmaz. Zemânın büyük âlimi olan Ebû Zür’a Râzî buyuruyor ki: (Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâbından birisini kötüleyen kimse, zındıkdır. Çünki, Kur’ân-ı kerîm, elbette doğrudur, Resûlullah elbette doğru söyler.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.