480

Bugün, aklı başında olan herkes, maddî ilm ile fennin evvelâ müslimânlar tarafından kurulduğunu kabûl etmekdedir. Batılı ilm adamları da, bunu tasdîk etmekdedirler. İslâm ülkelerine sızarak ve müslimân görünerek, sözlerini dinletmek imkânını bulan ba’zı islâm düşmanları, fennin yeni buluş ve imkânlarını, yapdıkları yeni silâhları anlatıp (Bunlar gâvur îcâdıdır, bunları kullananlar kâfir olur) diyerek, câhilleri aldatdılar. Allahü teâlânın (her şeyi öğreniniz!) emrini unutdurdular. Bu hâl, müslimânların ilmde ve fende geri kalma sebeblerinden biri oldu. Batı, yeni âlet ve silâhlarla üstünlük kazandı. İslâm düşmanları, bir tarafdan müslimânları, böyle, aldatdılar. Diğer tarafdan da, müslimânlar fenni beğenmiyor, maddî ilmleri istemiyorlar, müslimânlık gericilikdir, yobazlıkdır diyerek, gençleri islâmiyyetden ayırmağa, islâmiyyeti içerden yıkmağa çalışdılar.

Matba’acılığın Osmânlı idâresi altında bulunan islâm memleketlerine Avrupadan ancak 200 sene sonra gelmesini, (islâm dîni matba’a ile kitâb basmayı men’ eder)tarzında îzâh etmeye kalkanlar temâmiyle yanılmakdadırlar. Matba’acılığın Türkiyeye gelmesinin gecikmesine, kitâblar basılırsa işsiz kalacaklarından korkan kitâb müstensihleri, ya’nî para karşılığında kitâb yazanlar sebeb olmuşdur. Bunlar, matba’anın Türkiyeye gelmemesi için dürlü propagandalar yapmışlar, divitlerini bir tabuta koyarak, Bâb-ı Âliye kadar yürümüşlerdir. Hattâ -aşağıda kendilerinden bahs edeceğimiz- “yobazlardan” fâidelenerek bunların ötede beride (Matba’acılık islâmiyyete aykırıdır) tarzında konuşmalarını sağlamışlardır. Hâlbuki bu kimselerin islâmiyyeti şahsî menfe’atlerine âlet etmek istediklerini gören Osmânlı Pâdişâhı, sultân üçüncü Ahmed Hân[1], sadrazamı Dâmâd İbrâhîm Pâşanın da yardımı ile, bu işi kökünden halletmek için, islâm dîninin en büyük reîsi olan Şeyh-ül-islâmdan matba’acılık hakkında bir fetvâ taleb etmişdir. O zemânki Şeyh-ül-islâm Abdüllah Efendi tarafından verilen fetvâ, (Behcet-ül-fetâvâ) fetvâ kitâbının ikiyüzaltmışikinci sahîfesinde şöyle yazılıdır:

(İlm, fen ve ahlâk kitâblarını, matba’ada kalıba alarak, az zemânda ve kolaylıkla çok kitâb basmak, fâideli kitâbların ucuz elde edilmelerine ve her yere yayılmalarına sebeb olacağı için, matba’a yapılmasının câiz ve güzel olduğunu bildirir fetvâ verildi).

[1] Ahmed hân, 1149 [m. 1736] da vefât etdi.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.