Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” vefâtından dörtyüz sene sonra, ictihâd edebilecek derin âlim kalmadığını islâm âlimleri sözbirliği ile bildirdiler. Şimdi, ictihâd etmeli diyen kimsenin akl hastası veyâ din câhili olduğu anlaşılır. Büyük âlim Celâleddîn-i Süyûtî “rahime-hullahü teâlâ”[1], ictihâd derecesine yükselmiş olduğunu söylemişdi. Zemânındaki âlimler kendisine bir süâl sorup, buna iki çeşid cevâb verilmiş olduğunu, bunlardan hangisinin dahâ sağlam olduğunu bildirmesini söylediler. Cevâb veremedi. İşinin çok olduğundan, buna vakt ayıramıyacağını bildirdi. Hâlbuki kendisinden istenilen şey, fetvâda ictihâd yapması idi. Bu ise, ictihâd derecelerinin en aşağısıdır. İmâm-ı Süyûtî gibi derin bir âlim, fetvâda ictihâddan kaçınınca, müslimânları mutlak ictihâd yapmağa sürükliyenlere deli veyâ din câhili denilmez de, ne denir? İmâm-ı Gazâlî “rahime-hullahü teâlâ”[2], kendi zemânında müctehid bulunmadığını,(İhyâ-ül-ulûm) kitâbında bildirmişdir.
Müctehid olmıyan bir müslimân, bir sahîh hadîs öğrenip, mezhebi imâmının buna uymıyan hükmünü yapmak kendine ağır gelirse, bu müslimânın, dört mezheb arasında, bu hadîse uygun ictihâd etmiş olan müctehidi arayıp bulması ve bu işini onun mezhebine göre yapması lâzımdır. Büyük âlim İmâm-ı Nevevî “rahimehullahü teâlâ”[3](Ravdat-üt-tâlibîn) kitâbında bunu uzun açıklamakdadır. Çünki, ictihâd derecesine yükselmemiş olanların Kitâbdan ve Sünnetden ahkâm çıkarmaları câiz değildir. Şimdi, ba’zı câhiller, kendilerinin mutlak ictihâd derecesine yükseldiklerini, Nasslardan, ya’nî Kitâbdan ve Sünnetden ahkâm çıkarabileceklerini ve dört mezhebden birini taklîd etmeğe ihtiyâcları kalmadığını söyliyorlar. Senelerden beri taklîd etmiş oldukları mezhebi terk ediyorlar. Bozuk düşünceleri ile mezhebleri çürütmeğe kalkışıyorlar. Bizim gibi olan din adamlarının re’ylerine uyamayız gibi câhilce, ahmakca şeyler söyliyorlar. Şeytânın vesvesesi ve nefslerinin tahrîki ile üstünlük iddi’â ediyorlar. Böyle sözleri ile, üstünlüklerini değil, ahmaklıklarını ve alçaklıklarını ortaya koymuş olduklarını anlıyamıyorlar. Bunlar arasında, herkes tefsîr okumalı, tefsîrden ve Buhârîden ahkâm çıkarmalıdır diyen ve yazan câhilleri ve sapıkları da görmekdeyiz. Sakın müslimân kardeşim! Böyle ahmaklar ile arkadaşlık etmekden, bunları din adamı sanmakdan ve uydurma kitâblarını okumakdan çok sakın!