384

Peygamberimiz, Uhud şehîdlerini ziyârete gider, (Sabr etdiniz. Size selâm olsun!)buyururdu. Hazret-i Ebû Bekr ve hazret-i Ömer “radıyallahü teâlâ anhümâ” de, halîfe iken, Uhud şehîdlerini ziyâret ederek, böyle söylerlerdi. Fâtıma-ı Huzâiyye “rahime-hullahü teâlâ” diyor ki, Uhud meydânından geçiyordum. (Ey Resûlün amcası Hamza “radıyallahü teâlâ anh”, sana selâm olsun!) dedim. (Allahın selâmı ve rahmeti ve bereketi sana olsun!) cevâbını işitdim. Utâf bin Hâlid Mahzûmî “rahime-hullahü teâlâ” teyzesinden haber verdi ki, Uhud şehîdlerini ziyârete gitmişdi. Şehîdlere selâm verdi. Selâmına cevâb verdiler ve (Biz sizi tanıyoruz) dediler.

Nisâ sûresinin altmışüçüncü âyetinde meâlen, (Onlar nefslerine zulm etdikden sonra, gelirler. Allahü teâlâdan afv dilerler. Resûlüm de, onlar için istiğfâr ederse, Allahü teâlâyı elbette tevbeleri kabûl edici ve merhamet edici olarak bulurlar) buyuruldu. Bu âyet-i kerîme, Kabr-i se’âdeti ziyâret etmeği emr etmekdedir. Bu âyet-i kerîme, hem erkekler içindir, hem de kadınlar içindir. Kabr-i se’âdeti ziyâret ederken, bu âyet-i kerîmeyi okumanın müstehab olduğu bildirilmişdir.

İmâm-ı Alî “radıyallahü anh” buyurdu ki, Muhammed bin Harb Hilâlîden “radıyallahü teâlâ anh” işitdim. Dedi ki, Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” defn olundukdan üç gün sonra, Hucre-i se’âdeti ziyâret edip, bir köşeye oturmuşdum. Bir köylü gelip, kendini Kabr-i se’âdet üzerine atdı. Kabr-i şerîf üstünden toprak alıp, yüzüne gözüne saçdı. Yâ Resûlallah “sallallahü aleyhi ve sellem”! Hak teâlâ senin için buyuruyor, diyerek yukarıdaki âyet-i kerîmeyi okudu. Ben, nefsime zulm etdim. İstiğfâr için seni vesîle ediyorum, dedi. Kabr-i se’âdetden bir ses gelerek, sana müjde olsun! Günâhların afv edildi dediği işitildi.

Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, Uhud şehîdlerini ziyâret için, Medîneden Uhuda teşrîf etmişdir. Bundan dolayı, Kabr-i se’âdeti ziyâret için, Medîne-i münevvereye gitmek de elbette ibâdet olur. Bunun çok sevâb olduğunu, islâm âlimleri “rahime-hümullahü teâlâ” sözbirliği ile bildirmişlerdir.

(Yalnız üç mescide ziyâret için gidilir) hadîs-i şerîfi, Kabr-i se’âdeti ziyâret için Medîne-i münevvereye gitmenin çok sevâb olduğunu göstermekdedir. Bu ziyâreti yapmıyanlar, bu çok sevâbdan mahrûm kalırlar. Belki de, vâcibi terk etmiş olacaklardır. Bu üç mescidden başkasını ziyâret için, uzak yola çıkmak, Allah rızâsı için olursa câizdir. Başka niyyetlerle olursa harâmdır. [Bu üç mescid: Mescid-i harâm ve mescid-i Nebevî ve mescid-i Aksâdır.]

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.