384

Haccâcın Medîne-i münevvereye gönderdiği mıshaf, büyük bir sandık içinde olduğundan, bu sandık, bu yerin önündeki direğin sağ tarafına konulmuşdu. Buraya ilk mihrâbı Ömer bin Abdül’azîz koymuşdur. Mescid-i se’âdetin ikinci def’a yandıkdan sonra ta’mîrinde, 888 [m. 1483] senesinde, mermerden şimdiki mihrâb yapılmışdır. Fekat mermer mihrâb Hücre-i se’âdet tarafına biraz dahâ yakın konmuşdur. (Mescid-ün Nebî)de minber yapılmamışdı. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” hutbeyi ayakda okurdu. Sonradan buraya bir hurma çubuğu dikildi. Dahâ sonra dört basamaklı bir minber yapıldı. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” üçüncü basamakda ayakda dururdu. Hazret-i Mu’âviye zemânında minberin kapısına perde asıldı. Zemân-ı se’âdetde Mescid-i Nebînin sekiz direği var idi. Mescidin genişletilmesine dînen lüzûm görüldüğü zemânlarda direkler artdırılarak 327 olmuşdur.(Ravda-i Mutahhera)da üç sıra direk vardır. Her sırada dört direk mevcûddur. Bu direklerin bir kısmı duvarlar içindedir. Meydânda olan direk sayısı 229 dur. Mescidin cenûb dıvarı kıbleye karşıdır. (Eshâb-ı soffa)nın kaldıkları çardak, şimâl dıvarının dışındadır. Bu mubarek yerin zemîni, sonradan gayb olmaması için, döşemeden yarım metre kadar yükseltilmiş, etrâfına da, yarım metre yükseklikde ağaçdan parmaklık yapılmışdır.

Mescid-i şerîf yapılırken, yanına iki (Zevce-i tâhire) için de birer oda yapılmışdı. Odaların sayısı zemânla dokuz oldu. Tavanları birbuçuk metre kadar yüksek idi. Odalar, Mescidin şark, şimâl ve cenûb taraflarında idi. Her odanın ve ba’zı Sahâbî odalarının, biri mescide, diğeri sokağa olmak üzere iki kapısı var idi. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” en çok bulunduğu Âişe “radıyallahü anhâ”nın odasının mescide açılmış kapısı saç ağacından idi. Dört halîfe zemânında, Eshâb-ı kirâm, Cum’a nemâzı kılmak için, sekiz odada yer kapışırlardı. Hazret-i Fâtımanın odası, hazret-i Âişenin “radıyallahü anhümâ” odası yanında ve şimâl tarafında idi. Bu oda sonradan şebeke-i se’âdet içine alınmışdır. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, vefâtından beş gün önce, mescide açılan kapılardan yalnız Ebû Bekrin kapısını bırakıp, diğerlerini kapatdırdı.

Birinci halîfe Ebû Bekr “radıyallahü anh”, ilk iş olarak Arabistân yarımadasındaki mürtedlerle uğraşdığı için, Mescid-i se’âdetin genişletilmesine vakt bulamadı.

Hicretin onyedinci senesinde hazret-i Ömer “radıyallahü anh”, Eshâb-ı kirâmı toplayıp,(Mescid-i şerîfi tevsî’ etmelidir!) hadîs-i şerîfini okudu. Eshâb-ı kirâm sözbirliği ile kabûl edip, Şâm ve garb dıvarlarını yıkarak mescidi onbeş metre genişletdi. Birçok ev satın alınarak arsaları mescide katıldı.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.