384

İkinci Kısm

MÜSLİMÂNA NASÎHAT
(İlm hey’etimiz tarafından hâzırlanmışdır)
ÖNSÖZÜ

Allahü teâlâya hamd olsun! Onun çok sevdiği Peygamberi Muhammed aleyhisselâma salât ve selâm olsun! O yüce Peygamberin “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” temiz Ehl-i beytine ve âdil, sâdık Eshâbının herbirine “radıyallahü teâlâ anhüm ecma’în” hayrlı düâlar olsun!

Allahü teâlâ Rabbül’âlemîndir. Her cânlıyı, hattâ cânlı cânsız her varlığı, hesâblı, düzenli ve fâideli olarak yaratmışdır. Hâlık, Bârî, Musavvir, Bedî’ ve Hakîm sıfatları ile, varlıkların hepsini, çok düzenli, çok güzel yaratmışdır. Her varlığın düzenli ve güzel olmaları için, birbirleri aralarında bağlantılar kurmuş, var olmaları için, düzende kalabilmeleri için, birbirlerine sebeb, vâsıta, vesîle etmişdir. Varlıkların aralarındaki bu bağlantılara, birbirlerinin düzenine sebeb olmalarına tabî’at olayları, fizik, kimyâ kanûnları, astronomi formülleri, fizyolojik fe’âliyyetler gibi ismler veriyoruz. Fen bilgisi demek, Allahü teâlânın yaratmış olduğu varlıkların düzenlerini, birbirlerine etkilerini, aralarındaki bağlılıkları, hesâbları araşdırmak, incelemek, böylece bunlardan fâidelenmek demekdir.

Allahü teâlâ, cânlı cânsız bütün varlıkların düzenli, hesâblı olmalarını dilemiş ve dilediği gibi yaratmışdır. Böyle yaratmasına, maddeleri, kuvvetleri, enerjileri vesîle ve sebeb kılmışdır. Allahü teâlâ, insanların yaşamalarının da, düzenli ve fâideli olmasını dilemekdedir. Bunun için de, insanların irâdelerini vesîle ve sebeb kılmışdır. İnsan, birşey yapmak irâde eder, ister. Allahü teâlâ da isterse, o şeyi yaratır. İnsanların şahsî yaşamalarının ve âile yuvası kurmalarının ve sosyal hayâtlarının düzenli olması için, insanların iyi ve doğru ve fâideli şeyleri irâde etmeleri lâzımdır. İrâdenin, dileğin iyi olması için, Allahü teâlâ, onlara (Akl)vermişdir. Akl, iyiyi kötüden ayıran bir kuvvetdir. İnsanlar çok şeye muhtâç oldukları için ve lâzım olan şeyleri elde etmek zorunda oldukları için, bunları elde etmek isteyen (Nefs)denilen kuvvet, aklı şaşırtıyor. Lâzım olan şey, zararlı olsa da, nefs bunu akla güzel gösteriyor.

Allahü teâlâ, kullarına acıyarak, (Peygamber) denilen seçdiği insanlara, melek ile (Din)denilen bilgiler gönderdi. Peygamberler “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” bu bilgileri insanlara öğretdi. Muhammed aleyhisselâmın bildirdiği (İslâm) dîni, her yerdeki her insanın karşılaşabileceği, her şeyin iyi veyâ kötü, fâideli veyâ zararlı olduğunu ayırmakda, fâideli şeyleri yapmamızı emr etmekdedir.

Nefs, insanları yine aldatıyor. Din bilgilerine uymak istemiyor.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.