418

Bu görünüş ve açığa çıkış, her zemân zıllîdir. Ammâ çâre yokdur ki, bizim vücûdumuzu zılle bağlı kılmışlardır. Vücûdumuz perde ile örtülmüşdür. 3/26.

● Sıfât-i ilâhînin varlıkda durmaları, Allahü teâlânın zâtı iledir. Sıfât-i ilâhî, bütün noksan sıfatlardan münezzeh olması sebebi ile, mümkinâtın sıfatlarına benzemez. Onlarla münâsebeti yokdur. Zîrâ mümkinâtın sıfatları sonradan var olmuşdur. Varlıkda durmaları madde iledir. Hâlbuki maddelerin varlıkda durmaları sıfât-ı ilâhî iledir. Mümkinlerin sıfatı kendi nefsleri ile, hay, alîm ve kâdir olmayıp, o kadar var ki, mümkin onların tavassutlarıyle hayâtda durur ve bilir. Sıfât-i ilâhî dahî, zât-i ilâhî gibi hay, alîm ve kâdirlerdir. 3/113.

● Sıfât-i ilâhî [Allahü teâlânın sıfatları] eğerçi mümkinât dâiresinden hâriclerdir, ammâ, zât-i teâlâya ihtiyâcları olduğundan ve onlara tekâbül eden yoklukların herbiri için, şân olmakla, imkânın sâbit olmasından dışarı [hâriç] değildir. Eğerçi başlangıçları yokdur. Lâkin imkânın delîline ihtiyâcları vardır. Vâcib olmaları, zâtın vücûbundan aşağıdırlar. Varlıkları da, zâtın vücûdundan aşağıdır. 3/100.

● Sıfât-i ilâhînin tavassutu [vâsıta olması] olmasaydı, hiçbir şey’in hâsıl olması tasavvur olmazdı. Zîrâ ki zât-i teâlânın nûrlarının aydınlatmasında, helâk ve fenâ ve inhirak [yanmak] ve yok olmakdan gayri eşyânın nasîbi yokdur. 3/26.

● Sıfat ve ef’âl-i ilâhînin [Allahü teâlânın sıfatlarının ve fi’llerinin] zuhûru [açığa çıkması] için, Allahü teâlâ mahlûkâta muhtâc değildir. 3/114.

● Sıfât-i ilâhî şu’ûnât-i ilâhînin zılleridir. 3/73.

● Sıfât-i ilâhînin [Allahü teâlânın sıfatlarının] ilmi, ilm-i husûlîye münâsibdir. [Mahlûkların ilmine uygundur.]. 1/260. [Mektûbât Tercemesi: 326.]

● Sıfât-i ilâhî ile ahlâklanmanın ma’nâsı. 1/107. [Mektûbât Tercemesi: 157.]

 

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.