593

Server-i âlem “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” buyurdular ki: Sizden evvel olan ümmetler içinde muhaddisler vardı. Eğer içinizde de var ise, muhakkak o Ömerdir. Şârihlerden [hadîs-i şerîfi şerh edenlerden] Tayyibî “rahimehullah” şerh etmişdir ki, muhaddisden murâd mübâlaga ile kalbine ilhâm olunan kimsedir ki, Hak sübhânehü ve teâlâ tarafından ilhâm olunursa, Enbiyâ derecesinde olur. Ya’nî sizden evvel olan ümmetler içinde Enbiyâ var idi. Mele-i âlâ tarafından ilhâm olunurlar idi. Benim ümmetimde eğer böyle kimse olur ise, ki vardır, bu mertebe sâhibinin evveli Ömerdir. Ümmet-i Muhammed sâir ümmetlerden efdal olduğu sâbitdir. Diğer ümmetlerde bu sıfat ile muttasıf olan kimseler olduğuna göre, bu ümmetde bulunması muhakkakdır. Benim ümmetimde var ise buyurdukları terdîd için olmaz [sözü geri çevirmek için olmaz], belki te’kid için ve kat’î olarak bildirmek içindir. Meselâ, bir kimse, çok sevdiği dostu için der ki, eğer benim, bir dostum var ise o da falan kimsedir. Murâdı o kimsenin ziyâde sadâkatini beyândır [açıklamakdır]. Murâdı sadâkatı yok etmek değildir. Bu hadîs-i şerîf (Mesâbîh-i şerîf)in sahîhinden rivâyet edilmişdir.

Dördüncü Menâkıb: Yine (Mesâbîh)de o hadîs-i şerîfin akabinde anlatılmışdır. Sa’d bin Ebû Vakkas “radıyallahü teâlâ anh” dedi ki: Hazret-i Resûl-i ekremin “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” huzûr-ı şerîflerinde oturan, Kureyş hâtunlarından birisi, yüksek ses ile konuşurken, hazret-i Ömer “radıyallahü teâlâ anh” gelip, içeri girmeğe izin taleb etdi. Hâtunlar kalkıp, sür’atle perde arkasına çekildiler. Hazret-i Ömere “radıyallahü teâlâ anh” izin verilip, içeri girdi. Bakdı ki, hazret-i Resûl-i ekrem “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” gülüyordu. Ömer “radıyallahü anh” dedi ki, Allahü teâlâ hazretleri mubârek dişlerini güldürsün, yâ Resûlallah! Neden dolayı gülersiniz. Server-i kâinât hazretleri buyurdular ki, bu hâtunlara hayret etdim ki, benim yanımda idiler. Ne vakt ki senin sesini işitdiler, kaçıp, perde arkasına girdiler. Hazret-i Ömer “radıyallahü teâlâ anh” dedi ki: Yâ kadınlar! Beni görünce, Resûlullahın huzûrunda olduğunuz hâlde, niçin korkup, kaçdınız. Onun huzûrunda râhat oturup, korkmuyorsunuz! Hâtunlar, perde arkasından dediler ki, yâ Ömer! Sen yaratılışda şiddetli ve gadablısın. Server-i kâinât buyurdular ki; (Ey Hattâb oğlu! Sen sözünden ferâgat et! Varlığım yed-i kudretinde olan Allahü teâlâya yemîn ederim ki, şeytân yolda sana rastlasa, o yolu bırakıp, başka yola sapar, yolunu değişdirir.)

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.