Bundan nasîb almanın en aşağısı bu ilme inanmakdır.
142– Kur’ân-ı kerîmi, din âlimlerinden hiçbirinin okumadığı şeklde okumak, ma’nâyı ve kelimeleri bozmasa bile, küfrdür.
143– Papasların ibâdetlerine mahsûs şeyi kullanmak küfrdür.
144– Herhangi bir hâdisenin kendi kendine olduğuna inanmak ve hayvanların, tek hücrelilerden, yüksek yapılılara doğru, birbirine ve nihâyet insana döndüğünü söylemek küfrdür.
145– Nemâzı bile bile kılmayıp, kazâ etmeği düşünmiyen, bunun için azâb çekeceğinden korkmıyan kimse, hanefî mezhebinde de kâfirdir.
146– Kâfirlerin ibâdetlerini, ibâdet olarak yapmak, meselâ kiliselerinde çaldıkları org gibi çalgıları ve çanları câmi’lerde çalmak ve islâmiyyetin kâfirlik alâmeti saydığı şeyleri, zarûret ve cebr olmadan kullanmak küfr olur.
147– Eshâb-ı kirâma sövene mülhid denir. Mülhid kâfir olmakdadır.
148– Kâfirlerin resmlerini yükseğe asarak ta’zîm küfrdür.
149– Resmin, heykelin sâhibinde ve salîbde [haçda] veyâ yıldız, güneş, inek gibi herhangi bir şeyde, ülûhiyyet sıfatı bulunduğuna inanarak, meselâ, istediğini yaratır, her istediğini, yapar, hastaya şifâ verir diyerek ta’zîm etmek küfr olur.
150– Hazret-i Âişeyi kazf eden [fâhişe diyen] ve babasının sahâbî olduğuna inanmıyan kâfir olur.
151– Îsâ aleyhisselâmın gökden ineceği de zarûrî bilinmekdedir. Buna inanmıyan kâfir olur.
152– Kur’ân-ı kerîmde ve hadîs şerîfde Cennet ile müjdelenen kimseye kâfir demek, küfrdür.
153– Fennin, tecribenin dışında olan, fen ile ilgisi bulunmıyan âyet-i kerîmeleri, fen bilgisine uydurmağa kalkışmak, Selef-i sâlihînin tefsîrlerini değişdirmek, büyük suç olur. Böyle tefsîr ve terceme yapanlar kâfir olur.
154– Müslimân denilen bir kız, âkıl-bâlig olunca müslimânlığı bilmez ise, milletsiz kâfir olur. Erkek de böyledir.
155– Müslimân kadının, başı, kolları ve bacakları açık olarak sokağa çıkması, erkeklere göstermesi harâmdır, günâhdır.