1249

(Şir’at-ül-islâm)da diyor ki: (Cenâzeyi kabr başına koyunca, iş yapmıyanlar oturmalı veyâ çömelmelidir. Yehûdîler ve hıristiyânlar gibi ayakda durmamalıdır. Meyyit defn edilirken, yedi sûreyi okumak müstehabdır. Bu yedi sûre, İnnâ enzelnâ ve Kâfirûn, İzâ câe, İhlâs, iki Kul e’ûzü ve Fâtiha sûreleridir. Defnden sonra bir hafta hergün sadaka verip, sevâbını meyyitin rûhuna hediyye etmek de müstehabdır.)

Kabre tek veyâ çift sayıda kimse girip, kıbleye dönüp, kabrin kıble tarafına ve kabre muvâzî [paralel] olarak bırakılmış olan meyyiti alıp, kabr içine veyâ lahd içine, yüzü kıbleye karşı korlar. Koyarken, (Bismillâh ve billah ve alâ millet-i Resûlillah “sallallahü aleyhi ve sellem”) derler. Ezân okumazlar. Meyyitin yüzü, lahdin içine doğru olup, arkasına toprak ve kerpiç konur. Sonra mezârın içi toprakla doldurulur. Ters konmuş meyyiti kıbleye çevirmek için mezâr açmak câiz değildir. Çünki, mezârı açmak harâmdır. Kabrde unutulan bir malı almak için açılabilir. Kabrde kefenin uçları çözülür.

(Mîzân-ül-kübrâ) sâhibi “rahmetullahi teâlâ aleyh” diyor ki, (Dört mezheb sözbirliği ile bildiriyor ki, lahdin kabr tarafı, kerpiç dizerek veyâ hasırla kapatılır. Burasını pişmiş tuğla ile, tahta ile kapatmak mekrûhdur. [Çivi, tuğla gibi fırınlanmış şeyler, zînet eşyâsıdır. Bunları kabrin içinde kullanmak mekrûhdur.] Kabrin üstünü, dışardan tuğla, ağaç ve mermerle örtmek câizdir. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” mubârek lahdi, dokuz dâne kerpiç ile kapatılmışdır. Kadınlar kabre tabutsuz konurken, büyük bez ile perde tutulur.)

Kabr toprakla örtülür. Kabr bir karışdan yüksek olmamalıdır. Kabr üzerine baş tarafından üç avuc toprak atmak müstehabdır.

Defn etdikden sonra, birkaç dakîka etrâfında oturup veyâ çömelip, Bekara sûresinin başını ve sonunu okumak, meyyit için düâ ve istigfâr etmek müstehabdır. [Papaslar, kabr yanında ayakda okuyorlar. Müslimânlar papas gibi ayakda okumamalı, çömelip okumalıdır.] Sâlih müslimânlar, aralarında paylaşıp, bir evde toplanarak veyâ herkes kendi evinde, ücretsiz olarak hatm ve hatm-i tehlîl okumaları ve sevâbını meyyitin rûhuna göndermeleri çok fâidelidir. [Kabr yanında nutk söylemek kâfirlerin âdetidir. Kâfirler gibi nutk söylemek, meyyiti kendinde bulunmıyan şeylerle övmek câiz değildir. Kendinde bulunan sıfatlar ile de övmekde fâide ve lüzûm yokdur. Meyyit için sessiz ağlamak câizdir. (Şerh-us-sudûr) ve (Berekât)da, (Mü’minin ölümüne gökler ağlar) yazılıdır. Meyyit için yüksek sesle ağlamak, mâtem tutmak, siyâh elbise giymek, siyâh perdeler ve rozetler, işâretler asmak, mâtem işâretleri, resmini taşımak câiz değildir. (Hazânet-ür-rivâyât) sâhibi “rahmetullahi teâlâ aleyh” diyor ki, (Cenâzeye ve cenâze çıkan yere siyâh örtmek ve siyâh giyinmek câiz değildir.)]

Kabr üzerine su dökmek sünnetdir. Kabrin üzerine terbî’ yapmak, ya’nî düz yapmak Hanefîde sünnet değildir. Müsennem, ya’nî balık sırtı gibi yuvarlak yapmak sünnetdir. Kabr içini kireç ve çimento ile sıvamak câiz değildir. Âlimlerin, büyüklerin kabrlerini korumak için, türbe, binâ yapmanın, Hanefî mezhebinde câiz olduğu, (Halebî-yi kebîr) sonunda bildirilmişdir. (Mîzân)da ve (Ukûd-üd-dürriyye) sonunda da yazılıdır. Fekat, süs için yapmak harâmdır. Kabr üzerine taş, çimento, demir parmaklık yaparak korumak câizdir.

Mezâr taşı dikmek câizdir. Taş üzerine âyet-i kerîme, mubârek ismler, şi’r, medhiye gibi şeyler, Fâtiha kelimesini yazmak, resmini koymak câiz değildir. Asrlardan beri yazılıyor ise de, kötü bir bid’atdir. Kötü âdetler, câiz olmağı göstermez. Mezâr taşına, ism ve ölüm hicrî senesi yazılabilir dediler.

Hâmile kadın ölünce, çocuk diri ise, batnı sol tarafdan yarılıp, çocuk çıkarılır. Hâmile bir kadının çocuğu ölmüş ise ve anasının ölümüne sebeb olacaksa, ebe elini ferce sokup âlet ile çocuğu parçalayıp çıkarır.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.