Ömrü, rum kâfirleri ile savaşmakla ve islâmiyyeti yaymakla geçdi. Müslimânları râhata, huzûra kavuşdurmak için çalışdı. Vefât edeceği zemân, oğlu Orhân beğe gönderdiği vasıyyetnâmesi, islâmiyyete olan sevgi ve saygısını ve türk milletinin râhat ve huzûrunu düşündüğünü ve insan haklarına olan gönülden bağlılığını açıkça bildirmekdedir. Vasıyyetnâmenin özü şöyledir:
(Allahü teâlânın emrlerine muhâlif bir iş işlemiyesin! Bilmediğini islâm ulemâsından sorup anlıyasın! İyice bilmeyince bir işe başlamıyasın! Sana itâ’at edenleri hoş tutasın! Askerine in’âmı, ihsânı eksik etmiyesin ki, insan ihsânın kulcağızıdır. Zâlim olma! Âlemi adâletle şenlendir. Ve Allah için cihâdı terk etmiyerek beni şâd et! Ulemâya ri’âyet eyle ki, ahkâm-ı islâmiyye işleri nizâm bulsun! Nerede bir ilm ehli duyarsan, ona rağbet, ikbâl ve hilm göster! Askerine ve malına gurûr getirip, islâmiyyet ehlinden uzaklaşma! Bizim mesleğimiz Allah yoludur ve maksadımız Allahın dînini yaymakdır. Yoksa, kuru gavga ve cihângirlik da’vâsı değildir. Sana da bunlar yaraşır. Dâimâ herkese ihsânda bulun! Memleket işlerini noksânsız gör! Hepinizi Allahü teâlâya emânet ediyorum.) Osmânlı sultânları, bu vasıyyetnâmeye cândan sarılmış, devletin altıyüz sene hiç değişmiyen anayasası olmuşdur. 532.
742 — OSMÂN HÂN-III: İslâm halîfelerinin doksanıncısı ve Osmânlı pâdişâhlarının yirmibeşincisidir. Binyüzaltmışsekiz 1168 [m. 1754] de cülûs etdi. Binyüzyetmişbir 1171 [m. 1757]de vefât etdi. Yeni câmi’ yanında, Turhân sultân türbesindedir. Kardeşi birinci Mahmûd hân da buradadır. 1169 [m. 1755] da Üsküdârda (İhsâniyye câmi’i) ile (İhsâniyye mescidi)ni ve aynı senede İstanbulda (Nûr-i Osmâniyye) câmi’ini yapdırmışdır. Bu câmi’i, kardeşi birinci Mahmûd hân yapdırmağa başlamışdı. Vâlidesi Şâhsuvâr sultân, câmi’ yanındaki türbededir. 666, 1152, 1153, 1184.
743 — OSMÂN HOPAVÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Babası Hasendir. 1241 [m. 1825] de vefât etdi. (Dürre-tün-nâsıhîn) tefsîri ve hadîs kitâbları vardır. 419, 732.
744 — OSMÂN KARABIYIK: Hüseyn Hilmi Işıkın talebesi ve Hakîkat Kitâbevinin müdîridir. İslâm kitâblarının basılması ve yayılmasına çok hizmet etmişdir.
745 — OSMÂNLI SULTÂNLARI “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în”: Osmânlı devleti 699 [m. 1299] da kuruldu. Dîn-i islâm ile idâre edildi. Osmânlı sultânları 923 [m. 1517] den i’tibâren bütün müslimânların halîfeleri oldular. Her işlerinde islâmiyyete uydular. Altıyüzyirmiüç sene islâmiyyete hizmet etdiler. Ehl-i sünnet olup, hanefî mezhebinde idiler. Üçüncü kısm, 65. ci maddenin sonuna bakınız! İslâmiyyeti yaymak ve müslimânları korumak için kâfirlerle cihâd yapdılar. İslâmiyyeti bozmak, müslimânları bölmek için saldıran mezhebsizleri terbiye etmek için çok uğraşdılar. Âlûsî (Gâliyye)nin doksanbeşinci sahîfesinde diyor ki, (Yeryüzünü sâlih kullarıma mîrâs bırakırım) meâlindeki âyet-i kerîmenin Osmânlı sultânlarını övdüğünü Abdülganî Nablûsî bildirmekdedir. (Burhân) kitâbı da bunu yazmakdadır. 940 [m. 1534] da Hindistân sâhillerine gitdiler. Masonların ve İngilizlerin oyunları ile 1326 [m. 1908] da halîfelerin salâhiyyetleri sınırlandı. 1340 [m. 1922] da Devlete ve 3 Mart 1342 [m. 1924] de hilâfete son verildi. Azgın islâm düşmanlarından İngiliz câsûsu Lawrence’in bu işlerde çok te’sîri oldu. Osmânlı toprakları üzerinde kurulan küçük arab devletleri, Avrupalıların kontrolu altında kaldı. İkinci cihân harbinden sonra da, başlarına geçen din câhili devlet adamları, islâmiyyeti içerden yıkdılar. Doktor Muhammed Harb tarafından 1413 h. [m. 1991]de Şâmda üçüncü baskısı yapılan arabî (Müzekkiratü sultân Abdülhamîd) kitâbında Osmânlı devletinin yıkılması ve islâmiyyetin yok edilmesi için, ingilizlerin hîleleri ve askerî hücûmları uzun yazılıdır. 350, 441, 460, 532, 621, 802.
746 — ÖMER BİN ABDÜL’AZÎZ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Mervân bin Hakemin torunudur.