1249

Büyük pederim Abdül-Ehad “kuddise sirruh”, tevhîd-i vücûdde çok ileride idi. Bu yolda yüksek kitâblar yazmışdı. Bununla berâber, islâmiyyetin edeblerinden hiçbirini bırakmazdı. Hakîkati bilenlerin hepsi de böyle idi. Fekat, başka büyükleri beğenmemek, yalnız kendi bilgilerinin doğru olduğuna inanmak ve bunlardan başkasına kıymet vermemek, sizin gibi büyükler için, çok şaşılacak şeydir. Bunun gibi, Muhyiddîn-i Arabîyi “kuddise sirruh” Evliyânın sonu bilmek, kendi büyüklerimizin hepsinin Evliyâlığına inanmamak olur. Yüksek yaradılışlı olanların, böyle sözlere cesâret etmelerine doğrusu şaşılır. Bunlardan dahâ şaşırtıcı birşey de, İbni Sînâyı çok sevgi ile anlatıyorsunuz. Hâlbuki, onun bozuk inanışları, Ehl-i sünnet i’tikâdına uygun değildir ve kâfirliğine ve dalâletine sebeb olmuşdur. İmâm-ı Gazâlî “rahmetullahi aleyh”, eski Yunan felsefecilerinin sözlerini bildirdikden sonra, (Onlar ve onların yolunda bulunanlar ve meselâ Fârâbî ve İbni Sînâ, kâfir olmuşlardır) diyor. [O hâlde, bu kâfirlerin ve Avrupadaki inkılâb önderlerinin kitâblarında ve tercemelerinde bulunan, din hakkındaki, câhilce uydurma, zehrli yazılara inanmamalı, aldanmamalıdır. İbni Sînânın, felsefeci görüşü ile yazdığı nemâz kitâbını okumamalıdır. İmâm-ı Rabbânî “rahmetullahi teâlâ aleyh”, (Me’ârif-i ledünniyye) kitâbının sonunda, İbni Sînânın (Müstezâd) kitâbından parçalar yazarak, bunların küfr ve zındıklık olduğunu bildirmekdedir.] Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, büyüklerden birine rü’yâda, İbni Sînâ için, (Allahü teâlâ, onu ilmi ile dalâlete götürmüşdür) buyurmuşdur. Başka biri de, buna benzer rü’yâ görmüşdür. Böyle sözleri yabancılardan duysaydık, bu kadar şaşmazdık. Fekat, sizin gibi zâtlardan, bu gibi sözlerden az birşeyin, hurmetkârlarınızın kulaklarına çarpması, ne kadar şaşırtsa yeri vardır. Şaşkınlıkla bu yazılara cesâret olundu. Afv buyurmanızı ümmîd ederim. Efendim! Âriflerin reîsi olan, yüksek üstâdımız, dînin müeyyidi, vefât edecekleri zemân, buyurmuşdu ki, (İyi anladım ki, tevhîd dar bir yol imiş. Geniş cadde başka imiş). Mektûbunuzda, onlar [ya’nî Muhammed Bâkî “kuddise sirruh”] kesretde vahdeti görmek mertebesinde idi, buyuruyorsunuz. Şu hâlde, vefâtları sırasındaki bu sözlerini ne sebeble söylediklerini duymamış olacaksınız ki, buna başka ma’nâ vermeğe kalkışıyorsunuz. O hazret, yalnız bu sözü söylemedi ki, buna ma’nâ aranılsın. Zâten ma’nâsı meydândadır. Ma’nâsı meydânda olan bir söze başka ma’nâ verilmez. Sonra bu sözü de durup dururken söylemediler. Fârisî beyt tercemesi:

Râhat bir gece ve hoş mehtâb bul bana!
O zemân söyliyeyim bak, herşeyi sana!

O böyle söyleyince ve bu makâmda olunca, sizin ona [ya’nî babanıza] herkesden dahâ çok uymanız lâzımdır. Keşfe, hâle kapılsanız da, üstâdınızın yolundan ayrılmamalısınız! (Bu ma’rifetler, bilgiler, akla da, nakl olunan haberlere de uygundur) buyuruyorsunuz. Burada gösterdiğiniz haberlerin çoğu müteşâbihât kısmındandır. [Ya’nî ma’nâları, diğer meşhûr haberlere uymayıp, başka ma’nâ verilmesi lâzım olan haberlerdir.] Aklın kabûl etmesi de, aklın ereceği, anlıyacağı şeylerdedir. Akl kuşu, tevhîd mertebesine uçamıyor ve buradan haber alamıyor. Derin âlimlerden Celâleddîn-i Devânî “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyor ki, bu mes’ele, akl çerçevesinin dışındadır. Mevlânâ Abdürrahmân-ı Câmî “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyor ki, aklın dışında olan şeyler, keşf ve müşâhede ile, [ya’nî kalb gözü ile] görülür, akl bunları anlıyamaz. His uzvları da, aklın anladığı şeyleri anlıyamıyor.

İşte keşf ve müşâhede yolu ile anlaşılmışdır ki: Varlığı lâzım olan hakîkî varlık, ne küllîdir, ne de cüz’îdir [ya’nî ne parçalanamıyan bir zerredir, ne de parçalanabilen bir toplulukdur]. Maddîciler diyor ki, (Yok olan, var olmaz ve var olan da, yok olmaz. Bunu isbât etmeğe lüzûm bile yokdur, bunu herkes bulabilir). Bu sözleri insanlar için doğrudur. İnsanlar, elbette, birşeyi yokdan var edemez. Hiçbirşey yaratamaz.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.